Balzac her şeyden önce, devrinin adamı olmuştur. Ne tarih, ne de pek moda olan esatir onu, etrafında kaynaşan insan kütleleri kadar teshir edememiştir. Tabiat güzellikleri karşısında pek fazla bir heyecan duymayan muharrir, insanla alâkalı her şeye derin bir tecessüsle bağlıydı. Hayatın akışı içinde karakteristik olan hiçbir şey onun gözünden kaçmazdı. Bilâkis, herkes için en alelâde, en mânasız sayılan şahıslarda, vaziyetlerde, derin mânalar görmesini ve göstermesini bilirdi. Hiçbir sınıfın ve hiçbir zümrenin, mümessili olmamıştır. Cemiyetin bütün tabalarına mensup her türlü insanlar, onun nazarında, aynı derecede merakla tetkike değer birer mevzudur. Ve cemiyet karşısında âzami hadde varan bu objektifliği sayesinde, bütün bu cemiyetin tahlilini yapmaya, devrini bütün hususiyetleriyle eserinde yaşatmaya muvaffak olmuştur. Dante’nin “ İlahi Komedya ” eserine nazire olarak “ Beşerî Komedya ” ismi altında birleşmiştir. Her romanı müstakil bir birlik olmakla beraber bunların he...
Edebiyat, Fikir, Psikoloji, Sinema ''İnsan; çelişkiler fırtınasının bir garip yolcusu.''
Yorumlar
Yorum Gönder