Ana içeriğe atla

BİSMİLLAH… - YAĞMUR HİCAP


Ve ben en çok senin için ağladım küçüğüm. 
Senin için çektim cümleleri ciğerimden. 
Kentin hıçkırıklarını büyüttüm sinemde. 
Onardım yalnızlığımı Ebu Zer gibi. 
Onardım, 
Ötelerdeki nefesi sana duyurur gibi. 
Büyüttüm hüznümü cismin ötesini görebilmek için. 
Büyüttüm, 
Eşyanın ruhuna dokunur gibi. 
Birr’in yadına düşürülmesi için, 
Dilendim kelimeleri mavinin derinliğini anlatabilmek için. 
Senin için ey! 

Ve ben hangi çocuğun gözyaşına dokumdumsa, 
Hep aynı rengi gördüm. 
Taşların dillerini çözdüm bir gecenin ayazında. 
Kentin karanlığını gördüm, 
Ve abandım tılsımına hakikatin. 
Abandım, 
Göz yaşlarımı yıkamak için. 
Hayata dokundum bir pencere kenarında. 
Büyüttüm mukaddes ateşimi bir güneşin doğusunda. 
Bir kimsesiz derviş edasıyla adımladım hep sokakları. 
Senin için küçüğüm, ben, hep sadakalarımı süsledim. 
Gecenin selalarında,
Secdeler büyüttüm bağrımda. 
Muştular dilendim gönlümün dergâhında. 
Senin için ey! 

Bize bir Amentü ferahlığı, 
Bize bir Hızır yolculuğu gerektir bizlere dostlarım. 
Kuşların dillerini çözebilmek için. 

Ve bir diriliş gerekti bizlere, 
Bir çocuğun incinmişliğiyle bakabilmek için dünyaya... 
                                                                  
Şükür ey!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

RASİM ÖZDENÖREN DENEMELERİNİN GENÇ OKURA ETKİSİ ÜZERİNE-ASIM GÜLTEKİN

Rasim Özdenören’in kitaplarıyla ilk karşılaştığımda (1991) 16 yaşındaydım. Denemeleriyle karşılaştım ilk önce,  Müslümanca Yaşamak’ ı ya da  Kafa Karıştıran Kelimeler ’i okumuştum evvela. Ve ardından diğerleri... Zihnimde muhteşem bir etki yapmıştı Özdenören’in yaklaşımı. O deve-iğne misalini hâlâ unutmamışımdır. Allah’ın her şeye kâdir oluşunun gündelik hayata yansıyış şekli üzerinde anlaşamayan iki adam vardır misalde. Biri “Allah deveyi iğnenin deliğinden bile geçirir. Bunu iğne deliğini büyülterek yapar.” derken öbürü; “Elbette Allah her şeye kâdirdir, ama bu işi deveyi küçülterek yapar.” demektedir. Rasim Özdenören ise bu iki yaklaşımdaki tehlikeye dikkat çekerek iki yaklaşımda da insanın kendini merkeze almaya, kendini tanrılaştırmaya çalışmasından izler bulunduğunu söylemektedir. Onu okumakla bir şeyi fark etmiştim. Modern çağda yaşayan bir Müslümanın kendisini kuşatan kirli modern düşünüş tarzlarını fark etmesi son derece zorlaşmıştır ve çoğunluğun düştüğü bu d...